SOSYAL GÜVENLİK

AYM KARARI: DEFTER VE BELGELERİN GEÇ İBRAZINDA UYGULANAN SGK İDARİ PARA CEZASI HAKKINDA

Anayasa Mahkemesi 19.12.2017 tarih ve 30275 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 19.11.2017 tarih ve E:2017/137; K:2017/161 sayılı Kararında; SGK tarafından defter ve belgelerin geç verilmesi nedeniyle uygulanan idari para cezasına ilişkin düzenlemenin (5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin (1) numaralı alt bendinin) Anayasanın 2. maddesine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talebini karara bağladı.

İptali istenen madde hükmü, yazılı ihbara rağmen defter ve belge ibraz yükümlülüğünü, mücbir sebep olmaksızın, yerine getirmeyenlere idari para cezası uygulanmasını öngörüyor. 

İptal, idari para cezasının iptali talebiyle açılan davada itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan ilgili Mahkemece talep edilmiştir.

İtirazın Gerekçesi:

Mahkemenin başvuru kararında özetle; Kanun ile getirilen yükümlülüklerin ihlalinin para cezası ile cezalandırılmasının kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamında olduğu, kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamında öngördüğü yaptırımın adil, ölçülü ve hakkaniyete uygun olması gerektiği, itiraz konusu kural ile idarece istenen işyeri defter, kayıt ve belgelerin yasal süre içinde verilmemesi için öngörülen maktu cezanın yüksek ceza olduğu, benzer nitelikteki fiillere daha az ceza öngörüldüğü, benzer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi ile geç getirilmesi halinde idari para cezalarında bir indirim öngörülmesine karşın itiraz konusu kuralda böyle bir düzenlemeye yer verilmediği, idari para cezasının maktu olarak belirlenmesi nedeniyle idari para cezasının verilmesinde işletmenin ekonomik büyüklüğüne, sınıfına ya da failin kusuruna göre bir kademelendirme yapılmadığı, idarece istenen defter ve belgelerin çeşitli nedenlerle süresinden sonra ibraz edilmesi ile hiç ibraz edilmemesi halleri için aynı miktarda cezaların öngörülmüş olmasının hukuk devletinin gereği olan adalet ve hakkaniyet ilkeleri ile bağdaşmadığı belirtilerek kuralın Anayasa’nın 2. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Anayasa Mahkemesinin Kararı:

Anayasa Mahkemesi, söz konusu cezayı, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olan ölçülülük ilkesi kapsamında değerlendirmiştir. Ölçülülük ilkesinin “elverişlilik”, “gereklilik” ve “orantılılık” olmak üzere üç alt ilkeden oluştuğuna vurgu yaparak, olayı bu ilkeler çerçevesinde değerlendirmiştir.

Değerlendirme neticesinde, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin (1) numaralı alt bendinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE oybirliği ile karar vermiştir. 

ANAYASA MAHKEMESİ KARARININ TAM METNİ İÇİN TIKLAYINIZ: 

19.12.2017

vergidosyasi.com