Vergilendirme alanında idare, tesis ettiği tek yanlı ve icrai nitelikteki idari işlemlerle vergi mükelleflerinin başta mülkiyet hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlüklerine müdahale edebilmektedir. Dolayısıyla bu üstün kamu gücü yetkisi kullanımı karşısında davacıların vergi uyuşmazlığı doğuran idari işlemlerin hukuka aykırılığı yolundaki iddialarını etkili bir biçimde ileri sürebilme hakkının kural olarak yargılama sürecinin bütünü içinde korunması gerekir. Bu korumanın sağlanması öncelikle idarenin işlemi tesis etme nedenine ilişkin maddi olay ve olgular ile hukuksal nedenlerin bilinebilir olmasına bağlıdır. Bu nedenle, dava açabilme hakkı, savunma hakkı, silahların eşitliği ilkesi, çelişmeli yargılama ilkesi gibi adil yargılama hakkının pek çok unsuru idari yargıda, dolayısıyla da vergi yargısında da aynen geçerlidir. Bu kapsamda aşağıda adil yargılama hakkına ilişkin ana kavramlara yer verilmektedir.
AYM Kararı: Doğrudan FETÖ/PDY nedeniyle İş Akdi KHK ile Feshedilenler Dışında; İş Akdi KHK ile Verilen Yetki ile Feshedilenlerin İşe İade Davası Esastan İncelenmelidir.

Anayasa Mahkemesi 2017/26326 Başvuru numaralı ve 9/1/2019 tarihli Ahmet Özdoğan Başvurusunu karara bağladı. Karar mahkemeye erişim ve adil yargılanma hakkı açısından önemli.
Başvuru, KHK ile verilen yetkiye dayanılarak FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibat ve iltisakının bulunduğu gerekçesiyle iş akdi feshedilen Gazi Üniversitesinde alt işverene bağlı olarak hizmet sözleşmesiyle işçi olarak çalışan Ahmet ÖZDOĞAN’ın işe iade istemiyle açılan davanın karar verilmesine yer olmadığına, konuya ilişkin OHAL Komisyonunun yetkili olduğuna dair bir hükümle sonuçlanması nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
Vergi Hukukunda Hak Arama Hürriyeti
1982 Anayasasının 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin “Hukuk Devleti” olduğu açıkça hüküm altına alınmıştır. Hukuk Devleti ilkesi, devlet düzeninde hukukun üstünlüğünü ve hukuka bağlılığı gerektirir. Hukuka uygunluk ise yargısal denetimle sağlanacaktır. İdarenin yargı yolu ile denetimi ve […]
DANIŞTAY KARARI: VERGİ/CEZA İHBARNAMESİNDEKİ TEBLİGAT GİDERİ İÇİN AYRI DAVA AÇILMASI GEREKİP GEREKMEDİĞİ HAKKINDA

Danıştay 9. Dairesinin 24.05.2018 tarih ve .. sayılı Resmi Gazete yayımlanan E:2016/17876 ve K:2017/7223 sayılı Kamu Yararına Bozma kararında vergi/ceza ihbarnamesinde yer alan tebligat gideri için ayrı dava açılmasına gerek olmadığı yönünde hüküm tesis etmiştir.
Vergi mahkemesince verilen; ilan ve reklam vergisi ile damga vergisinin ve hesaplanan gecikme zammının davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ihbarnameye eklenen 7,00 TL tebligat gider hakkında ayrı dava açılması gerekirken, aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık bulunmayan işlemlere karşı tek dilekçeyle dava açılmasında hukuka uyarlık bulunmadığından dilekçenin reddi kararı Danıştay 9. Daire tarafından hukuka uygun bulunmamıştır.
Silahların Eşitliği İlkesi
silahların eşitliği ilkesi, davanın taraflarının usuli haklar bakımından aynı koşullara tabi tutulması ve taraflardan birinin diğerine göre daha zayıf bir duruma düşürülmeksizin iddia ve savunmalarını makul bir şekilde mahkeme önünde dile getirme fırsatına sahip olması anlamına gelmektedir. Ceza davalarının yanı sıra medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin hukuk davaları ve idari davalarda da bu ilkeye uyulması gerekmektedir.