Vergilendirme alanında idare, tesis ettiği tek yanlı ve icrai nitelikteki idari işlemlerle vergi mükelleflerinin başta mülkiyet hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlüklerine müdahale edebilmektedir. Dolayısıyla bu üstün kamu gücü yetkisi kullanımı karşısında davacıların vergi uyuşmazlığı doğuran idari işlemlerin hukuka aykırılığı yolundaki iddialarını etkili bir biçimde ileri sürebilme hakkının kural olarak yargılama sürecinin bütünü içinde korunması gerekir. Bu korumanın sağlanması öncelikle idarenin işlemi tesis etme nedenine ilişkin maddi olay ve olgular ile hukuksal nedenlerin bilinebilir olmasına bağlıdır. Bu nedenle, dava açabilme hakkı, savunma hakkı, silahların eşitliği ilkesi, çelişmeli yargılama ilkesi gibi adil yargılama hakkının pek çok unsuru idari yargıda, dolayısıyla da vergi yargısında da aynen geçerlidir. Bu kapsamda aşağıda adil yargılama hakkına ilişkin ana kavramlara yer verilmektedir.