GELİR VERGİSİ

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFE VERGİ İNDİRİMİ YÜRÜRLÜKTE. PEKİ “MELEK MÜKELLEFLER” İÇİN NE YAPILABİLİR?

GİRİŞ

GVK’nın “Ücretlilere vergi indirimi” başlığını taşıyan ve 1.1.2007 yılında kaldırılan mükerrer 121 inci maddesi başlığı ile birlikte yeniden düzenlenerek, “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” müessesesi olarak vergi mevzuatımıza dahil olmuştur.[1]

Anılan madde düzenlemesine göre uyumlu mükellef olarak değerlendirilenlerin yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilebilecektir.

Bu çalışmada, uyumlu mükellef olması öngörülen mükellef gurubunun kapsamına ilişkin görüşümüz “Melek mükellef” olarak isimlendirdiğimiz mükellef grubu açısından ortaya konacaktır.

KİMLER UYUMLU MÜKELLEF OLABİLİR?

Mükerrer madde 121’de uyumlu mükellef olabileceklere ilişkin sınırlama getirilmiştir. Buna göre maddede yazılı şartları taşımak şartıyla;

  • Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefleri,
  • Finans ve bankacılık sektöründe faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere kurumlar vergisi mükellefleri.

Yukarıdaki düzenleme kapsamında, ücretliler, gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ) mükellefleri, menkul sermaye iradı (MSİ) mükellefleri ile diğer kazanç ve iratları elde eden mükellefler isteseler de uyumlu mükellef olamayacaklar.

UYUMLU MÜKELLEF OLMA ŞARTLARI NELER?

Uyumlu mükellefler için getirilen indirimden yararlanabilmek için aşağıdaki şartların gerçekleştirilmesi gerekmektedir:

1- İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresi içinde ödenmiş olması. Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler indirim şartını ihlal etmemektedir. Aynı şekilde her bir beyanname itibariyle 10 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmamaktadır.

2- İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ilişkin olarak mükellef hakkında beyana tabi vergi türleri itibariyle ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyatın bulunmaması. Yapılan tarhiyatın kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.

3- İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibariyle vergi aslı (vergi cezaları dahil) 1.000 Türkl lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcun bulunmaması.

4- İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında VUK 359 uncu maddesinden sayılan fiillerin işlediği tespit edilenler, bu madde hükmünden yararlanamaz.

MELEK MÜKELLEFLER İÇİN VERGİ İNDİRİMİ OLMASA DA ORAN İNDİRİMİ UYGULANAMAZ MI?

Yukarıda kısaca özetlendiği üzere, uyumlu mükellefler için getirilen vergi indirimi hakkından gelir vergisi mükelleflerinden sadece ticari, zirai ve mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar yararlanabilmektedir. Aşağıdaki mükellef grupları isteseler de uyumlu mükellef kategorisine girememektedir:

1- Ücretliler,

2- GMSİ geliri elde edenler,

3- Menkul sermaye geliri elde edenler

4- Diğer kazanç ve irat nedeniyle mükellefiyeti söz konusu olanlar.

Yukarıdaki mükelleflerden menkul sermaye geliri elde edenler GVK geçici 67 inci madde kapsamında genelde sabit oranlı stopaj uygulaması ile artan oranlı vergilemeye tabi olmayarak önemli bir vergi avantajı elde etmektedirler. Bu nedenle, bu gruba yönelik ilave bir imkanın getirilmemiş olması makul görülebilir.

Diğer kazanç ve iratlarda kazançta düzenlilik yoktur. Bu nedenle bu mükellef grubuna ilişkin uyumluluk testi yapmak mümkün değildir.

Geriye iki grup kalmaktadır. Bunlardan biri gelirini beyanname ile bildiren GMSİ mükellefleri, diğeri ise büyük oranda gelirleri üzerinden stopaj suretiyle vergilenen ücretliler.

GMSİ mükellefleri için vergiye uyumluluk testi, vergiye uyumlu olma şartlarını sağlayıp sağlamadıklarının belirlenmesi mümkündür. Bu nedenle, bu mükellef grubunun da vergiye uyumlu mükellef kapsamında vergi indiriminden yararlanması müessesesine dahil edilmesi değerlendirilebilirdi.

Ücret geliri elde edenlere gelince. Bu mükellefler çok istisnai durumlar dışında, beyanname vermezler. Ücret geliri üzerinden daha maaşını almadan kesinti suretiyle vergileri ödenir. Dolayısıyla vergi kaçırma imkanları neredeyse yoktur. Bir benzetme yapmak gerekirse “Meleklerin” günah işleme kabiliyetlerinin olmaması gibi, bu grubun da vergi kaçırma, vergisini geç ödeme gibi kabiliyetleri yoktur. Bu nitelikleri nedeniyle ücretliler tarafımızdan “MELEK MÜKELLEFLER” olarak değerlendirilmektedir.

Ücretlilerin yukarıda belirttiğimiz durumları nedeniyle vergiye uyumlu mükellef müessesi kapsamında değerlendirilmemesi normal bir durum. Çünkü sistem beyanname üzerine kurulmuş. Ancak, vergisini daha geliri eline değmeden ödeyen bu mükellef grubu için de uygun bir teşvik öngörülemez miydi?

Bizim önerimiz, GVK nın “Esas tarife” başlıklı 103 üncü maddesinin 5479 sayılı Kanunla değişmeden önceki şeklindeki uygulamanın yeniden hayata geçirilmesi. Söz konusu maddenin değişmeden önceki halinde gelir vergisine tabi gelirler için tarife belirlenmekte, ücret gelirlerinin vergilendirilmesinde söz konusu tarifede yer alan vergi oranlarının beş puan indirilmek suretiyle uygulanması söz konusu olmakta idi.

08.03.2017

Dr. Hasan AYKIN

 

[1] Düzenleme, Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un  4 üncü maddesi ile yapılmıştır. Söz konusu Kanun  08.03.2017 tarih ve 30001 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

1 reply »

Yazımıza ilişkin görüş, eleştiri ve katkılarınızı lütfen bize bildiriniz.