Aşağıda yer verdiğimiz Danıştay 9. Dairenin 17.04.2012 gün E:2011/6044, K:2012/1697 sayılı Kararı zorla verdirilen düzeltme beyanı üzerine yapılan tarh ve tahakkuk işlemlerinin hukukiliğine yönelik emsal niteliğindedir.
KARARIN PDF FORMATI İÇİN TIKLAYINIZ.
T.C.
DANIŞTAY
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No: 2011/6044
Karar No: 2012/1697
Karar Tarihi: 17.04.2012
Kararın Özeti: Mükellef hakkında bir inceleme yapılmadan ve kullandığı faturaların gerçek olup olmadığı kendisi ve fatura düzenleyicileri her yönüyle incelenerek ortaya konulmadan davalı idare tarafından düzenlenen hukuk dışı, ticari ve ekonomik manada tehdit unsuru içeren bir yazıya istinaden verdirilen düzeltme beyannamelerine dayanılarak yapılan tarhiyatların hukuka aykırılığı hk.
“İstemin Özeti : Davacı şirketin ihtirazi kayıtla verdiği düzeltme beyannamesine dayanılarak 2007/Kasım dönemi için tahakkuk ettirilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ve gecikme faizinin kaldırılması istemiyle açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 135. maddesinde sınırlı olarak sayılan inceleme elemanları tarafından zaman aşımı süresi içerisinde kanunun 134. maddesinde öngörüldüğü üzere ödenmesi gereken verginin doğruluğu araştırılıp tespit edilecek ve gerektiğinde Kanunun ikinci bölümünde öngörülen tarh işlemlerinin yapılabileceği, bu tarh şekilleri dışında mevzuatımızda başka bir tarhiyat şekli öngörülmediği, olayda, idarenin kamu gücünü kullanarak mükellefi yeniden beyanname vermeye zorlandığı, böyle bir usulün vergi mevzuatımızda yer almadığı, davacı hakkında bir inceleme yapılmadan ve kullandığı faturaların gerçek olup olmadığı, kendisi ve fatura düzenleyicileri hakkında her yönüyle incelenerek ortaya konulmadan davalı idarenin hukuk dışı, ticari ve ekonomik manada tehdit unsuru içeren bir yazıya istinaden verdirilen düzeltme beyannamelerine dayanılarak yapılan dava konusu tahakkukların hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kabul eden İstanbul 5. Vergi Mahkemesinin 11.03.2011 tarih ve E:2010/1130 K:2011/633 sayılı kararının; yapılan tahakkukların yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Cevap verilmemiştir.
Danıştay Savcısının Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakiminin Düşüncesi: İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar, sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına 17.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.”
vergidosyasi.com
29.06.2017
Categories: Danıştay Kararları, VERGİ USUL