Bilgi edinme hakkı, kendisi ile doğrudan ilgisi olsun ya da olmasın bireylerin, idarenin elinde mevcut olan bilgileri talep edebilmesi ve elde edilebilmesi hakkıdır. Bu anlamda, söz konusu ilke, bireyler ile devlet arasında güvene dayalı bir ilişki kurulmasında ve idarenin şeffaflığının sağlanmasında oldukça önemli bir yere sahiptir.
Bilgi edinme hakkı, hak arama özgürlüğünün dolayısıyla hukuk devleti ilkesinin ön koşulu olduğu gibi, şeffaflık ve hesap verebilirliğin de temini için gereklidir.
Bilgi dinme hakkı ilkesi,
- İdare açısından bilgi verme görevini; muhataplar açısından ise bilgi edinebilme hakkını,
- İdarenin, yasal düzenlemelerde belirtilen istisnalar dışındaki her türlü bilgi veya belgeyi başvuranların yararlanmasına sunmakla yükümlü olmasını,
- Talep edilen bilgileri süresi içinde ve geciktirilmeksizin vermesini
içerir.
Konuya ilişkin dayanaklar:
Anayasanın 74’üncü maddesinde vatandaşlar ile karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla Türkiye’de ikamet eden yabancıların kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakkında, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine yazı ile başvurma hakkına sahip oldukları, kendileriyle ilgili başvurmaların sonucunun, gecikmeksizin dilekçe sahiplerine yazılı olarak bildirileceği, herkesin, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahip olduğu hüküm altına alınmıştır.
4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun 4’üncü maddesinde herkesin bilgi edinme hakkına sahip olduğu, 5’inci maddesinde, kurum ve kuruluşların, bu Kanunda yer alan istisnalar dışındaki her türlü bilgi veya belgeyi başvuranların yararlanmasına sunmak ve bilgi edinme başvurularını etkin, süratli ve doğru sonuçlandırmak üzere, gerekli idarî ve teknik
tedbirleri almakla yükümlü oldukları, 11’inci maddesinde “kurum ve kuruluşların, başvuru üzerine istenen bilgi veya belgeye erişimi onbeş iş günü içinde sağlayacakları belirtilmiş olup; Kanunun 16-27’nci maddeleri arasında düzenlenen; devlet sırrına ilişkin bilgi veya belgeler, ülkenin ekonomik çıkarlarına ilişkin bilgi veya belgeler, istihbarata ilişkin bilgi veya belgeler, idarî soruşturmaya ilişkin bilgi veya belgeler, adlî soruşturma ve kovuşturmaya ilişkin bilgi veya belgeler, özel hayatın gizliliği, haberleşmenin gizliliği, ticarî sır, fikir ve sanat eserleri, kurum içi düzenlemeler, kurum içi görüş, bilgi notu ve tavsiyeler, tavsiye ve mütalaa talepleri başlıkları altında nitelenen bilgi ve belge istemlerinin hangi koşul ve durumlarda Kanun kapsamı dışında olduğu düzenlenmiştir.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 19’uncu maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10’uncu maddesi ve Birleşmiş Milletler Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 19’uncu maddesinde bilgi edinme hakkı temel haklar ve özgürlükler kapsamında değerlendirilmiştir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 28/09/1977 tarihinde aldığı idarenin İşlemleri Karşısında Bireyin Korunması Hakkında (77) 31 sayılı Kararın “Enformasyon kaynaklarından yararlanma hakkı” başlıklı 2’nci maddesinde, “İlgilinin isteği üzerine, idari işlem tamamlanmadan önce, işlemin dayanakları olacak
bütün veriler hakkında, en uygun gereçlerle bilgi verilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Ayrıca Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 42’nci maddesinde belgelere erişme hakkı, 44’üncü maddesinde dilekçe ile başvurma hakkı düzenlenerek Avrupa Birliği nezdindeki kurum ve kuruluşlara karşı yapılacak bilgi edinme başvuruları güvence altına alınmıştır. Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasının “Bilgi talebi” başlıklı 22’nci maddesinde, yetkilinin sorumluluğu altındaki ilgili bir konuda, kamu üyelerine talep ettikleri bilgileri vereceği belirtilmektedir.
Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsman) bilgi edinme hakkına ilişkin aşağıdaki tavsiyelerde bulunmaktadır:
➢ İdare bilgi edinme taleplerine cevap verirken bu hakkın temel hak ve özgürlükler kapsamında ve Anayasada korunan bir hak olduğu ve kişilerin hak arama hürriyetini etkin bir şekilde kullanabilmeleri için mutlaka gerekli olduğu hususlarını göz önünde tutmalıdır.
➢ İdare bilgi edinme taleplerini açık, anlaşılır, tüm soruları karşılayacak biçimde ve gerekçeli bir şekilde hazırlamalıdır.
➢ Kişilerin bilgi edinme hakkı kapsamında istedikleri bilgi ve belgeler, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununda belirtilen istisnalar kapsamında olmaması halinde süresi içinde ve geciktirilmeksizin verilmelidir.
➢ Bilgi edinme hakkının kullanımı konusunda gerekli kolaylaştırıcı yöntemler geliştirilmeli, ulaşılabilirlik konusunda gerekli önlemler alınmalı ve ilgililere yardımcı olunmalıdır. Özellikle dijital teknolojilerin kullanılarak bilgilendirme sürecinin basitleştirilmesi ve hızlanması sağlanmalıdır.
➢ Üst yöneticiler ilgili kanunların izin verdiği çerçevede, kurumlarının ihale süreçlerini, faaliyet ve denetim raporlarını uygun araçlarla kamuoyunun bilgisine sunmalıdır.
➢ İdare hizmetten yararlanacak kişileri ilgilendiren konulara yönelik karar verme sürecinde karardan etkilenecek kişi ya da kuruluşların görüşlerine de başvurmalı ve katılımcı bir anlayışı benimsemelidir.
➢ İdareden talep edilen bilgilerin istisnalar kapsamında olması durumunda, başvurucuya bilgi verememenin nedenleri açık ve gerekçeli bir şekilde izah edilmelidir.
➢ Bilgi edinme birimlerinde görevli personel, bilgi edinme başvurusunda bulunan kişilere yol göstermeli ve kişilerin Kanun kapsamında sahip oldukları hakları kullanabilmeleri için yardımcı olmalıdır.
➢ İdareden talep edilen bilgi veya belge, başvurulan kurum ve kuruluştan başka bir yerde bulunuyorsa, başvuru dilekçesi veya formu bu kurum ve kuruluşun bilgi edinme birimine gönderilmeli ve durum ilgiliye bildirilmelidir.
Kaynak: iyi-yonrtim-ilkeleri-turkce.pdf.pdf (ombudsman.gov.tr)
Categories: İYİ YÖNETİM İLKELERİ