Şeffaflık ilkesi, gerçek ve tüzel kişilerin bilgiye erişebilmesi için idarenin bilgi verme ödevini sistematik, kolay, hızlı ve ulaşılabilir bir şekilde yerine getirmesidir.
Bu ilke,
- Gerçek ve tüzel kişilerin bilgiye erişim hakkının yasal olarak güvenceye bağlanmasını,
- İdarenin faaliyetleri ile faaliyet sonuçlarının kamuya açık olmasını,
- İdarenin karar alma süreçlerine hizmetten yararlananların katılımının sağlanmasını ve kamu hizmetlerinin işleyişine ilişkin vatandaş görüşünün alınmasını,
- İdarenin işleyişine ilişkin her türlü düzenleme ve prosedürün kamuoyunun erişimine açık ve kolayca ulaşılabilir olmasını
gerektirir.
Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsman) şeffaflık konusunda aşağıdaki tavsiyelerde bulunmaktadır:
➢ İdare muhataplarıyla olan sözlü ve yazılı iletişiminde anlaşılabilir bir dil kullanmalıdır.
➢ Kişilerin idarelere güven duyması ve destek verebilmesi için, katılımcı, saydam ve bireyi merkez alan bir yönetim anlayışı esas alınmalıdır.
➢ İdare, halkın memnuniyetini, istek ve arzularını anket ve benzeri yöntemleri kullanarak ve diğer iletişim araçlarıyla ölçmeli ve kamu hizmetinin sunum kalitesini yükseltme yönünde çaba göstermelidir.
➢ Kamu görevlilerinin etik dışı davranışlarına ilişkin şikâyetler şeffaflık ilkesine uygun biçimde incelenmelidir.
➢ İdare gizliliğin ardına sığınarak paylaşılması gerekli bilgi ve belgeleri paylaşmaktan kaçınmamalı, gizlilik nedeniyle bilgi verememesi halinde bunun ayrıntılı gerekçelerini ilgilisine bildirmelidir.
➢ İdare faaliyetleri hakkında kamuoyunu çeşitli iletişim araçları kullanarak bilgilendirmeli, bilgiye erişimi kolaylaştırıcı tedbirler almalıdır.
➢ Şeffaflık ve hesap verebilirliği teminen idare tarafından vatandaşa düzenli ve güvenilir bilgi akışı sağlanmalı, idare faaliyetlerini sadece mevzuat açısından düzenlediği raporlarla değil; aynı zamanda vatandaş rehberi hazırlayıp bunu da kamuoyunun erişimine açarak duyurmalıdır.
➢ Karar alma mekanizmasına hizmetten yararlananların katılımı sağlanmalı ve karar alma süreçlerinde görüş alışverişine önem verilmelidir.
➢ İdare yönetmelik, yönerge, tebliğ, genelge gibi düzenleyici işlemlerini şeffaflık, belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde mutlaka erişime açık tutmalıdır.
Konuya ilişkin yasal mevzuat ve dayanaklar:
4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun 1’inci maddesinde, Kanunun amacının demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmalarına ilişkin esas ve usulleri düzenlemek olduğu hükmüne yer verilerek bilgi edinme hakkının şeffaf yönetimin bir gereği olduğu vurgulanmıştır.
Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Bilgi verme, saydamlık ve katılımcılık” başlıklı 19’uncu maddesinde; kamu görevlilerinin halkın bilgi edinme hakkını kullanmasına yardımcı olacağı, üst yöneticilerin, ilgili kanunların izin verdiği çerçevede, kurumlarının ihale süreçlerini, faaliyet ve denetim raporlarını uygun araçlarla kamuoyunun bilgisine sunacağı ifade edilmiş olup katılımcılık hususlarına vurgu yapılmıştır.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin İyi İdare Konusunda Üye Devletlere CM/REC(2007)7 sayılı Tavsiye Kararına ekli “İyi İdare Yasası”nın “Açıklık İlkesi” başlıklı 10’uncu maddesinde,
- İdare açıklık ilkesine uygun faaliyette bulunur.
- İdare, karar ve işlemlerinden özel kişileri, resmi belgelerin yayınlanması da dâhil olabilecek şekilde uygun araçlarla haberdar eder.
- Kişisel verilerin korumasına ilişkin kurallara uygun olarak resmi belgelere erişim hakkını tanır.
- Açıklık ilkesi, yasayla korunmuş gizliliğe zarar veremez.
ifadelerine yer verilmiştir.
Şeffaflık ilkesinin mali işlemlerde görünümü ise “mali saydamlık” tır. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 7’nci maddesinde; her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında denetimin sağlanması amacıyla kamuoyunun zamanında bilgilendirileceği ve bu amaçla,
- Görev, yetki ve sorumlulukların açık olarak tanımlanması,
- Hükümet politikaları, kalkınma planları, yıllık programlar, stratejik planlar ile bütçelerin hazırlanması, yetkili organlarda görüşülmesi, uygulanması ve uygulama sonuçları ile raporların kamuoyuna açık ve ulaşılabilir olması,
- Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri tarafından sağlanan teşvik ve desteklemelerin bir yılı geçmemek üzere belirli dönemler itibarıyla kamuoyuna açıklanması,
- Kamu hesaplarının standart bir muhasebe sistemi ve genel kabul görmüş muhasebe prensiplerine uygun bir muhasebe düzenine göre oluşturulmasının zorunluluğuna yer verilerek malî saydamlığın sağlanması için gerekli düzenlemelerin yapılması ve önlemlerin alınması hususlarında kamu idareleri sorumlu tutulmuştur.
Kaynak: iyi-yonrtim-ilkeleri-turkce.pdf.pdf (ombudsman.gov.tr)
Categories: İYİ YÖNETİM İLKELERİ