GELİR VERGİSİ

186 SERİ NO’LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ

186 SERİ NO’LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ
Resmi Gazete No 
: 22355
Resmi Gazete Tarihi : 26/07/1995
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin 4108 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi ile değişik 8 numaralı bendinde; hizmet erbabına işverenlerce yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerin vergiden müstesna tutulacağı hükme bağlanmış ve sözü edilen bendin parantez içi hükmünde de aynen, “(İşverenlerce, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin 100.000 lirayı aşmaması ve buna ilişkin ödemenin yemek verme hizmetini sağlayan mükelleflere yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması halinde, aşan kısım ile hizmet erbabına yemek bedeli olarak nakten yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir.)” denilmiştir.

4108 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin (e) bendi uyarınca da bu değişikliğin 1.7.1995’den geçerli olacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, hizmet erbabına yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerin vergiden istisna edilmesi uygulaması 1.7.1995 tarihinden itibaren aşağıda belirtilen esaslara göre yürütülecektir.

1. HİZMET ERBABINA İŞYERİNDE VEYA İŞYERİNİN MÜŞTEMİLATIN-DA YEMEK VERİLMEK SURETİYLE SAĞLANAN MENFAATLER :

a) Yemek Verilmek Suretiyle Sağlanan Menfaatlerin Vergiden İstisnası :

Gelir Vergisi Kanununun 23/8 inci maddesinde yer alan yemek bedeline ilişkin hükümde 4108 sayılı Kanunla yapılan değişiklik, esas itibariyle istisna kapsamının genişletilmesinden ibarettir.

Diğer bir ifadeyle, işverenlerce hizmet erbabına işyerinde veya müştemilatında yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlere ilişkin istisnada yeni bir düzenlemeye gidilmemiş olup, bu istisna aynen muhafaza edilmiştir.

Buna göre, işverenlerce hizmet erbabına işyerinde veya müştemilatında yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerin, herhangi bir tutarla sınırlı olmaksızın vergiden müstesna tutulması uygulamasına, bundan böyle de devam edilecektir.

Söz konusu istisnanın uygulanmasında, işverenin işyerinde yemek hazırlatması şart olmayıp, yemeğin dışardan temin edilmesi ve işyerinde ayın olarak yemek verilmesi suretiyle sağlanan menfaat niteliğinde olması yeterli bulunmaktadır.

Diğer taraftan, hizmet erbabı tarafından yemek ücreti v.b. adlarla yemek bedeline yapılan katkının, yemeğin işverene maliyetini etkilemesi dışında istisna uygulaması açısından bir önemi bulunmamaktadır.

ÖRNEK 1 :

İşveren (A), çalıştırdığı işçilere işyerinde bulunan mutfağını ve yemekhanesini kullanmak suretiyle yemek vermekte olup, yemeğin işçi başına bir günlük bedeli de 180 bin liradır.

Bu işverenin, yukarıda açıklanan şekilde işçilerine yemek vermek suretiyle sağladığı menfaat, herhangi bir tutarla sınırlı olmaksızın işçiler yönünden vergiden müstesna tutulacaktır.

ÖRNEK 2 :

İşveren (B), işyerinde hazırlatarak işyerinin yemekhanesinde personeline yemek vermektedir. Yemek bedelinin bir günlük tutarı 160 bin lira olup, bunun 130 bin lirasını kendisi karşılamakta, 30 bin liralık kısmını,da personelin maaşından kesmek suretiyle tahsil etmektedir.

İşveren (B)’nin, personele yemek vermek suretiyle sağladığı 130 bin liralık menfaat, personel açısından vergiden istisna edilecektir.

ÖRNEK 3:

İşveren (C), işyerinde hazırlatarak işyerinin yemekhanesinde personele yemek vermektedir. Personele işyerinde yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatin bir günlük tutarı 130 bin lira olup, bu tutarın 90 bin liralık kısmı işverence karşılanmakta, kalan 40 bin liralık kısmı da personelden nakten tahsil edilmektedir.

Bu suretle, işverence verilen yemekle işçiye sağlanan 90 bin liralık menfaat vergiden istisna edilecektir.

ÖRNEK 4 :

İşveren (D)’nin işyerinde mutfak tertibatı olmayıp, sadece yemekhanesi bulunmaktadır. Bu işveren hazır yemek servisi veren bir firma ile anlaşmıştır. Yemek servisi veren firma, kendi mutfağında hazırlattığı yemeği, işveren (D)’nin yemekhanesinde, personeline servis yapmakta ve işverenden kişi başına yemek bedeli olarak günlük 110 bin lira ücret almaktadır.

İşveren (D)’nin, civar lokanta veya yemek verme hizmeti veren firmadan temin ettiği yemeği, kendi işyerinde personeline sunmak suretiyle sağladığı menfaat de tutarına bakılmaksızın vergide istisna edilecektir.

b) İşverenlerce İşyerinde veya Müştemilatında Yemek Verilmek Suretiyle Sağlanan Menfaatlerin GiderYazılması:

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin 2 numaralı bendinde “Hizmetli ve işçilerin işyerinde veya işyerinin müştemilatında iaşe ve ibate giderleri,…” nin, ticari kazan-cın tespitinde gider olarak indirileceği, 57 nci maddesinin 4 numaralı bendinde, “işçilerin iaşe, ……… gideri……….”nin zirai kazancın gerçek usulde tespitinde zirai hasılattan indirileceği, 68 inci maddesinin 2 numaralı bendinde de “Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen ……..müstahdem ücretleri..”nin serbest meslek kazancının tespitinde, mesleki hasılattan indirileceği hükme bağlanmıştır.

Yukarıda açıklanan şekilde işverenler tarafından; işyerinde veya işyerinin müştemilatında, hizmet erbabına yemek vermek suretiyle sağlanan menfaatler, ticari, zirai ve mesleki kazancın gerçek usulde tespitinde, hasılattan gider olarak indirilebilecektir.

Bu uygulamada sözü edilen giderlerin, Vergi Usul Kanunu ve bu Kanunla ilgili olarak yayımlanan Genel Tebliğlerde belirtilen esaslara göre tevsik edileceği tabiidir. Ancak, ücret sayılarak vergiden istisna edilen bu menfaat için işverenlerce ayrıca ücret bordrosu düzenlenmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.

2. İŞVERENLERCE İŞYERi VEYA İŞYERİNİN MÜŞTEMİLATI DIŞINDA KALAN YERLERDE HİZMET ERBABINA YEMEK VERİLMEK SURETİYLE SAĞLANAN MENFATLER:

a) İşyeri veya İşyerinin Müştemilatı Dışında Kalan Yerlerde Yemek Verilmek Suretiyle Sağlanan Menfaatin Bir Günlük Tutarının 100 Bin Liralık Kısmının Vergiden İstisna Edilmesi:

Gelir Vergisi Kanununun değişik 23/8 inci maddesinin parantez içi hükmünde, “(İşverenlerce, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin 100.000 lirayı aşmaması ve buna ilişkin ödemenin yemek verme hizmetini sağlayan mükelleflere yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması halinde, aşan kısım ile hizmet erbabına yemek bedeli olarak nakten yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir.)” denilmiştir.

Buna göre, sözkonusu istisna hükmünün uygulanmasında;

– İşverenlerce yemek bedeli, doğrudan yemek verme hizmetini sağlayan veya bu işe aracılık eden kuruluşa ödenecek (hizmet erbabına ödenmeyecek),

– Yemek bedelinin fiilen çalışılan günlere ait bir günlük tutarı 100 bin lirayı aşmayacak veya aşması halinde 100 bin liralık kısmı istisnaya konu edilecek (fiilen çalışılmayan günler için de yemek bedeli ödenmesi halinde, bu ödeme istisna kapsamının dışında kalacak),

– Yemek bedeli faturası (götürü usule tabi olan mükellefler için gider pusulası), işveren adına düzenlenecektir. Ancak, faturaya veya gider pusulasına yemek yiyen hizmet erbabının adı ve soyadı ile yemek yediği gün sayısı bir liste halinde eklenecektir.

Bu şartlar çerçevesinde işverenlerce, hizmet erbabına civar lokantalar veya yemek verme hizmeti sağlayan kuruluşlar vasıtasıyla temin edilen, menfaatler vergiden istisna edilecektir.

Yemek bedelinin bir günlük tutarının 100 bin lirayı aşması halinde aşan kısım, ücret olarak vergilendirilecektir.

Bu istisnanın uygulanmasında işverenlerin, bazı personeline işyerinde veya müştemilatında, bazı personeline de civar lokantalar veya yemek verme hizmetini sağlayan yerlerde yemek vermesi halinde; personele işyerinde veya müştemilatında yemek vermek suretiyle sağlanan menfaatler, yukarıda (1/a bölümünde) açıklanan esaslar çerçevesinde vergiden istisna edilecektir. Ayrıca personele, civar lokantalar veya yemek verme hizmetini sağlayan yerlerde yemek verilmesi halinde de bu yemek bedellerinin bir günlük tutarı, 100 bin lirayı aşmaması şartıyla bu bölümde açıklanan esaslar çerçevesinde vergiden istisna edilecektir.

Öte yandan, geçici görevle görev mahalli dışına gönderilen personele harcırah ödenmesi halinde bu ödeme, Gelir Vergisi Kanununun 24 üncü maddesinin 1 veya 2 numaralı bendinde yer alan esaslara göre gelir vergisinden müstesna tutulmaktadır. İşverenlerce, personelin harcırah ödenmesini gerektiren bir görevle, görev mahalli dışına gönderilmeleri halinde, bu personele ayrıca yemek bedeli adı altında bir ödeme yapılması durumunda, bu ödemenin de tutarına bakılmaksızın tamamı gelir vergisine tabi tutulacaktır. Zira, hizmet erbabına verilen harcırah tutarları, yemek ve yatmak giderlerini de içermekte ve bu ödemeler zaten gelir vergisinden müstesna tutulmaktadır. Harcırahlarla ilgili olarak, 6.2.1983 tarihli ve 17951 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 138 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde gerekli açıklamalar yapılmıştır.

ÖRNEK :

İşveren (A), çalıştırdığı 8 işçisine, civar lokantalardan birisi ile anlaşarak öğle yemeği yedirilmesini sağlamıştır.

İşveren (A), lokanta ile yaptığı anlaşma uyarınca işçilerine sadece mesai günlerinde öğle yemeği yemeleri için yemek kuponu almış ve bir işçinin bir günlük yemek bedeli olarak katma değer vergisi hariç 90 bin lira ödemeyi kabul etmiştir.

Lokanta işletmesi, 8 işçi için kişi başına Katma Değer Vergisi hariç günlük (90.000 x 8 =) 720.000 lira hesabından hareket ederek, Temmuz ayında fiilen çalışılan 21 işgününü dikkate almak suretiyle, işveren (A)’ya gönderdiği faturada, yemek bedeli olarak toplam (720.000 x 21 =) 15.120.000 lirayı göstermiştir.

Bu örnekte, kişi başına civar lokantada yedirilen yemekle sağlanan menfaatin fiilen çalışılan günlere ait bir günlük tutarı 100 bin lirayı aşmadığı için, bu suretle hizmet erbabına sağlanan menfaat vergiden istisna edilecektir.

İşverenlerce civar lokantalar veya yemek verme hizmetini sağlayan kuruluşlar arasında yapılacak sözleşmelerin dönemlerinin taraflarca tayin edileceği tabiidir:

b) Hizmet Erbabına Civar Lokantalarda veya Yemek Verme Hizmeti Sağlayan Kuruluşlarda Yemek Verilmek Suretiyle Sağlanan Menfaatin Gider Yazılması :

Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde, ücret; işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler olarak tanımlanmış,

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 238 inci maddesinin birinci fıkrasında, işverenlerin her ay ödedikleri ücretler için “Ücret bordrosu” tanzim etmeye mecbur oldukları; Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle götürü ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tanzim edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Bu hükümlere göre işverenler, civar lokantalardan veya yemek verme hizmeti sağlayan diğer kuruluşlardan hizmet erbabına yemek vermek suretiyle sağladıkları menfaatlerin vergiden istisna edilecek kısmı ile vergiye tabi olacak kısmını belirlemeleri bakımından, ücret bordrosunda bu hususu göstermek zorundadırlar. İşverenler yaptıkları bu ücret ödemelerini ücret bordrosuna dayandırarak, genel hükümlere göre gider yazacaklardır. Lokantalar veya yemek verme hizmetini sağlayanlardan alınan faturalar (götürü mükellefler için gider pusulası), bu bordronun eki niteliğinde gider belgesi kabul edilecektir.

3. İSTİSNA UYGULAMASINA YEMEK BEDELİNE KATMA DEĞER VERGİSİ DAHİL EDİLMEYECEKTİR :

31.12.1984 tarih ve 18622 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 9 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin 8 inci bölümünde, “Katma değer vergisi uygulamasında personele sağlanan menfaatlerden aşağıda sayılanlar vergiye tabi tutulmayacaktır.

a) Personele işyerinde veya müştemilatında yemek verilmesi,

İşletmenin iktisadi faaliyetini yürütebilmesi için yapılan ve işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru olan bu masraflar, maliyetin bir parçası olduğundan, personele tahsis sırasında vergiye tabi tutulmayacak, bu mal ve hizmetlerin iktisabında yüklenilen vergiler ise genel hükümlere göre indirim konusu yapılabilecektir.” denilmektedir.

Buna göre, işverenlerin işyerinde veya müştemilatında hizmet erbabına yemek vermek amacıyla satın aldıkları mal ve hizmetler nedeniyle yüklenilen vergiler, mal ve hizmet bedeline dahil edilmeyecek ve indirim konusu yapılacaktır.

Öte yandan, işverenlerin civar lokantalar veya yemek verme hizmeti sağlayan yerlerden, personeline yemek vermek suretiyle sağladığı menfaatler için de bir günlük 100 bin liralık yemek bedeline katma değer vergisi dahil bulunmamaktadır. Yemek bedelinin 100 bin liralık kısmı, yukarıda da açıklandığı üzere, vergiden istisna edilecek bu bedele isabet eden katma değer vergisi işverenlerce indirim konusu yapılacaktır.

Yemek bedelinin tutarının 100 bin lirayı aşması halinde, aşan kısım (istisna tutarına isabet eden katma değer vergisi hariç olmak üzere) net ödenen ücret olarak kabul edilecek ve vergiye tabi tutulacaktır.

ÖRNEK :

İşveren (D)’nin, civar lokantaların birisi ile yaptığı anlaşmaya göre işçisine yemek vermek suretiyle sağladığı menfaatin bir günlük tutarı (katma değer vergisi dahil) 180 bin liradır.

Bu işveren, işçisi için hazırlayacağı ücret bordrosunda, yemek bedelinin 100 bin liralık kısmını vergiden istisna ücret gösterecek, bu bedele ait (100.000 x % 15 =) 15 bin liralık katma değer vergisini indirilecek katma değer vergisi hesabına aktaracak, geri kalan [180.000 – (l00.000 + 15.000) =] 65.000 lirayı da net ödenen ücret olarak kabul edip, bu ücretin brütünü hesaplamak suretiyle vergilendirecektir.

Tebliğ olunur. 

Yazımıza ilişkin görüş, eleştiri ve katkılarınızı lütfen bize bildiriniz.