KURUMLAR VERGİSİ

Kısmi Bölünme ve Taşınmazlar

Kurumlar Vergisi Kanunun 19. maddesi uyarınca gerçekleştirilen kısmi bölünme işlemlerinde kurumlar vergisi doğmamaktadır. Bu nedenle, yapılacak kısmi bölünme işlemlerinde anılan maddede yer alan şartlara uyum sağlanması gerekir. Bu şartlardan en önemlisi ise iktisadi işletme ve gayrimenkullerde bütünlüğün korunmasıdır. Aşağıdaki özelgede kısmi bölünmede bölünen şirkette bulunan bir taşınmazın belli bir hissesinin şirketler arasında paylaşılıp paylaşılamayacağı sorusuna GİB’in verdiği cevap aşağıda yer almaktadır.

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı : 62030549-125[19-2013/156]-1283 19/08/2013

Konu : Aktife kayıtlı gayrimenkulün 1/3 hissesinin kısmı bölünmeye konu olup olmayacağı.

    İlgide kayıtlı özelge talep formlarında, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz belirtilerek, 15/06/2011 tarihinde şirketiniz adına tescil edilen aktife kayıtlı bulunan 5 katlı ve 6 bağımsız bölümden oluşan taşınmazın her bağımsız bölümün 1/3 hissesinin 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesi kapsamında mevcut veya yeni kurulacak şirkete kısmı bölünme yoluyla devrinin mümkün olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
    5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinde; “Kısmî bölünme: Tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi niteliğindeki bir yabancı kurumun Türkiye'deki iş yeri veya daimî temsilcisinin bilânçosunda yer alan taşınmazlar ile en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak hisseleri ya da sahip oldukları üretim veya hizmet işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri üzerinden aynî sermaye olarak mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesi, bu Kanunun uygulanmasında kısmî bölünme hükmündedir. Ancak, üretim veya hizmet işletmelerinin devrinde, işletme bütünlüğü korunacak şekilde faaliyetin devamı için gerekli aktif ve pasif kalemlerin tümünün devredilmesi zorunludur. Kısmî bölünmede devredilen varlıklara karşılık edinilen devralan şirket hisseleri, devreden şirkette kalabileceği gibi doğrudan bu şirketin ortaklarına da verilebilir. Taşınmaz ve iştirak hisselerinin bu bent kapsamında devrinde, devralan şirketin hisselerinin devreden şirketin ortaklarına verilmesi halinde, devredilen taşınmaz ve iştirak hisselerine ilişkin borçların da devri zorunludur.
    …....
    Bu maddeye göre yapılacak bölünmelerde aktifi ve pasifi düzenleyici hesaplar ilgili olduğu aktif veya pasif hesapla birlikte devrolunur.”
    hükmüne yer verilmiştir.
    Aynı Kanunun “Devir, bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergilendirme” başlıklı 20 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında ise; “Bu Kanunun 19 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde belirtilen işlemlerden doğan kârlar hesaplanmaz ve vergilendirilmez. 19 uncu maddenin üçüncü fıkrasının (b) bendine göre gerçekleştirilen kısmî bölünme işlemlerinde, bölünen kurumun bölünme tarihine kadar tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarından bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, devraldıkları varlıkların emsal bedeli ile sınırlı olarak müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
    Kısmi bölünme işlemine taşınmazlar, iştirak hisseleri ile üretim ve hizmet işletmeleri konu edilebilecektir.
    Kısmi bölünme uygulaması ile ilgili ayrıntılı açıklamalar 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "19.2.2.Kısmi bölünme" başlıklı bölümünde yapılmıştır.
    Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizin aktifinde kayıtlı bulunan taşınmazın 1/3 hissesinin, Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine göre kısmi bölünmeye konu edilmesi mümkün değildir.
    Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Bir Cevap Yazın