Ölçülülük ilkesi, idarenin hukuken korunan bir amaca ulaşmak için seçmiş olduğu yöntem ve araçların, gerekli, orantılı ve elverişli olmasını ifade eder. Ölçülülük ilkesi, idarenin tesis ettiği işlemlerde bireysel menfaat ile kamusal menfaat arasındaki dengenin korunmasını gerektirir.
Ölçülülük ilkesinin esas olarak aşağıdaki hususları kapsaması söz konusudur:
Ölçülülük ilkesinin alt unsuru olan elverişlilik; temel hak ve özgürlüklerin sınırlanmasında kullanılan aracın, amacı gerçekleştirmeye “elverişli” olmasını,
Ölçülülük ilkesinin diğer alt unsuru olan “gereklilik”, amaca ulaşmak için kullanılabilecek birden fazla araç arasından, bireylerin hak ve özgürlüklerini en az kısıtlayıcı olanını ve menfaatlerini olumsuz etkileyecek en hafif tedbirin seçilmesini,
Ölçülülük ilkesinin başka bir alt unsuru olan “orantılılık”, yapılan müdahale ile ulaşılmak istenen amaç/yarar arasında adil bir dengenin gözetilmesini,
İdarenin tüm faaliyetlerinde amaçlanan kamu yararı ile gerçek ve tüzel kişilerin özel menfaatlerinin belli bir düzeyde uyumlaştırılması ve bu suretle hakkaniyete uygun adil bir sonuca ulaşılmasını,
İdarenin, faaliyetlerinde dayandığı düzenlemenin amacına, kapsamına ve sınırlılıklarına dikkat etmesini, ayrıca hakkaniyetli ve vicdanlı davranmasını
gerektirir.
Kamu Denetçiliği Kurumuna göre idarenin, ölçülülük ilkesine uygun hareket etmesi için aşağıdaki hususları
göz önünde bulundurması gerekir:
➢ İdare, kararlarını alırken meşru ve ulaşmak istenen amacı gerçekleştirmeye yönelik en elverişli aracı kullanmaya özen
göstermelidir.
➢ İdare, işlem ve eylemlerini tesis etmeden önce amacı gerçekleştirmeye yönelik tüm alternatifleri belirlemeli, işlem
ve eylemlerini gerçekleştirmek için kullanabilecekleri araç ve yöntemin birden fazla olması durumunda bireylerin özgürlükleri ile menfaatlerine en az müdahaleyi içeren seçeneği tercih etmelidir.
➢ Belirlenen amacın gerçekleştirilmesi için idare tarafından tesis edilen işlemin kabul edilebilir ve makul bir gerekliliği bulunmalıdır.
➢ İdare, kişilerin hak ve özgürlükleri ile menfaatlerine yönelik müdahalesinde orantılılık ilkesine riayet etmeli, yapılan müdahale ile ulaşılmak istenen kamu yararı arasında hakkaniyete uygun adil bir denge gözetmelidir.
➢ İdarenin, kişilerin hak ve özgürlükleri ile menfaatlerine yönelik müdahaleleri, hakkın kullanımını tamamen ortadan kaldıracak ve hakkın özünü zedeleyecek nitelikte olmamalıdır.
➢ İdarece tesis edilen işlemlerde, bireyler arasındaki menfaat dengesinin de korunması elzemdir.
Ölçülülük ilkesi, Anayasanın 13’üncü maddesinde, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması rejimi bağlamında düzenlenmiştir. Maddede açıkça “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz” denilmek suretiyle, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanmasında ölçülülük ilkesine aykırı hareket edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin İyi İdare Konusunda Üye Devletlere CM/REC(2007)7 sayılı Tavsiye Kararına ekli “İyi İdare Yasası”nın 5’inci maddesinde, “İdare orantılılık ilkesine uygun faaliyette bulunur.
İdare, özel kişilerin hak ve çıkarlarını etkileyen önlemlere ancak gerekli olduğunda ve amacın gerektirdiği ölçüde başvurur.
İdare takdir yetkisi kullandığında, kararının özel kişilerin hak ve çıkarları üzerindeki her türlü olumsuz etkisi ile takip edilen amaç arasında uygun bir denge kurar. Alınan hiç bir önlem aşırı olmamalıdır” ifadelerine yer verilmiştir.
Ayrıca “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nın “Orantılılık” başlıklı 6’ncı maddesinde, “Yetkili, karar alırken alınan önlemlerin amaçla orantılı olmasına dikkat edecektir. Yetkili özellikle, sınırlama ya da yükümlülüğün işlemin amacıyla orantılı olmadığı durumda, vatandaşların haklarını sınırlamaktan ya da yükümlülük getirmekten kaçınacaktır. Yetkili, karar
alırken özel kişilerin menfaatleri ile kamunun menfaatleri arasındaki adil dengeye saygı gösterecektir” hükmüyle, ölçülülük ilkesinin hem işlemin amaçla orantılı olması yönüne hem de kamu yararı-özel yarar arasındaki dengeye ilişkin yönüne değinilmiştir.
Kaynak: iyi-yonrtim-ilkeleri-turkce.pdf.pdf (ombudsman.gov.tr)
Categories: İYİ YÖNETİM İLKELERİ